SON 48 SAAT

SON 48 SAAT

SIMON KERNİCK

2017 yılında İstanbul da tatildeyken almıştım bu romanı. Kimileri tatilini kitap okumak yerine seyahat veya farklı aktivelerle doldurmak istese de ben asıl tatilde veya yolculuk esnasında okuma tutkunlarındanım. Farklı ortamlarda okumak bile bana o kitap hakkında değişik fikirlere sahip olmama sebep olur. Hızlı bir tatildeyseniz veya kafanız dolu dolaşıyorsanız. Bu kitabı tavsiye ederim. Çünkü oldukça akışkan ve yan hikâyelerle desteklenmemiş olduğundan tek olaya bağlı kalıyorsunuz buda sizin olay akışını daha iyi kavramanız kolayca anlamanız anlamına geliyor. Ben genelde böyle tatil veya zihin karmaşası durumlarındaysam ve okuduğum kitapta karmaşa içeriyorsa bir cümleyi defalarca okuduğum olur. Burada ki karmaşadan kastım yazarın ana olayı yan hikâyelerle bağlamasıdır tabi. Ancak değindiğim gibi Son 48 Saat bu yönüyle ideal bir kitap.

Konusuna gelirsek öncelikle adından da anlaşılacağı roman polisiye ve gerilim üzerine. Geçmişi gizemli ve varlıklı bir iş kadını olan Andrea’nın başından geçen bir olayı anlatıyor. Andrea’nın 14 yaşında ki kızı fidyeciler tarafından kaçırılmıştır. Polisi aramaması hakkında tehdit ediliyor ve kurtarmak için yalnızca 48 saati var. Bu kurtarma mücadelesini soluksuz okuyacağınızdan eminim.

Kitapta bariz bir şekilde göreceğiniz şey ise bir kadının korkusuzluğu, cesareti ve gücüdür. Bir annenin bir kadının asla esaret altında yaşayamayacağının göstergesidir. Kitabın kapağında bulunan "Kızını Kurtarmak İçin Ne Kadar İleri Gidebilirsin?" sözüne karşılık bir annenin ne kadar ileri gidebileceğini canı pahasına korkusuz mücadelesini izleyebilirsiniz. 

İYİ OKUMALAR DİLERİM.